. . . MiToKondRi !
xxxxxxxxxxxxxxxxxxx
. . . MiToKondRi !
xxxxxxxxxxxxxxxxxxx
. . . MiToKondRi !
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

. . . MiToKondRi !

- Ortam Enerjik - Forum Enerjik - Biz Enerjik -
 
AnasayfaAnasayfa  portalportal  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

ArıLarın ßaL Yapması

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
ηίġнтмάяе

јонη кяαмзя
јонη кяαмзя
ηίġнтмάяе

Erkek
Yaş : 39 Kayıt tarihi : 08/12/08 Mesaj Sayısı : 467 Yer : DenizLi

ArıLarın ßaL Yapması Vide
MesajKonu: ArıLarın ßaL Yapması ArıLarın ßaL Yapması Icon_minitimePtsi Ara. 08, 2008 9:31 pm

Tabii ki sadece insanlar yesinler diye değil. Bal arılan eşek
arılarından farklı olarak kışı koloni halinde geçirirler. Koloni kış
uykusuna yatmaz ama bir salkım gibi kümeleşir. Bu şekilde kış süresince
sıcak ve aktif olarak kalabilirler. Bunun için de önceden, yaz
aylarında yeterli miktarda bal depo etmeleri gerekir. Ortalama bir
kovanın kışlık bal ihtiyacı 9-13 kilogram kadardır.

Bal arılarının bal yapma kapasiteleri ise uygun yer bulabildiklerinde
bundan çok daha fazladır. İşte arıcılığın felsefesinde de bu yatar. Sen
arılara imkan sağla, onlar da hem kendileri hem de senin için bal
üretsinler. Arılar kendilerine yetebilecek miktardan 2-3 kat fazla bal
üretebildiklerinden arıcılar da kovana şekerli şuruplar koyarak onlara
bu ortamı hazırlarlar. Arılar da sonradan ellerinden alınan bu ürün
fazlasını dert etmezler.

Arıların balı çiçeklerden topladıkları nektarı ağızlarındaki bir
emzimle birleştirip altıgen biçiminde balmumundan yaptıkları hücrelere
depoladıklarını biliyoruz. Bu karışımın su oranının yüzde 17'ye kadar
düşmesini bekledikten sonra hücrelerin ağızlarını yine bir balmumu
tabakası ile kaplarlar. Artık arıcı için mahsul zamanı gelmiştir. Ağzı
kapalı hücrelerdeki bal hiç bozulmaz, saklama zamanı süresizdir.

Arılar böcek dünyasının en gelişmiş sosyal hayatına sahiptirler. İşçi
arılar dünyaya geldikten sonra bir ay içinde kovanda bir iki günlük
sürelerle temizlik, larvaları besleme, balmumu yapma, yiyecek taşıma,
muhafızlık gibi değişik görevler yaparlar. Sonra uçuş başlar, çiçekler
ziyaret edilir, nektar, polen ve su toplanır.

İşçi arılar çalışma mevsiminde 4-8 hafta yaşarlar. Kış mevsiminde ise
arkadan gelen gençler olmadığı için ömürleri 5-7 ay sürebilir. İşçi
arılar dişi olmalarına rağmen kısırdırlar, yavru yapma yetenekleri
yoktur.

Arılar polenleri, su ile karıştırıp larva halindeki yavruları beslemek
için toplarlar. Bir arı kovandan 7 kilometre uzağa gidip, geri
dönebilir. Ancak arılar normal olarak kovanlarından ortalama bir
kilometre kadar uzaklaşırlar.

Arılar bu yolculuklarında yollarını güneşin pozisyonuna göre saptarlar.
Ayrıca yer kürenin manyetik alanına karşı da hassastırlar. Gözleri
polarize ışığa karşı o kadar hassastır ki çok kalın bir bulut
tabakasının ardından gelen zayıf bir güneş ışığıyla bile kötü havalarda
yollarını bulabilirler.

Arılar geceleri ortadan yok olurlar ama uyumazlar. Gece boyu hareketsiz
kalarak enerjilerini ertesi günkü yoğun işler için biriktirirler.

Arılar renklerin çoğunu görürler. Işık dağılımında mavi ve ona yakın
renkleri daha iyi görürler. Ultraviyole ışınlarına karşı da çok
duyarlıdırlar. Ultraviyole ışınlarını çok yansıtan çiçekler onlara daha
parlak görünür. Kırmızı rengi hiç ayırt edemezler.

Bize bu derecede faydalı olan arılar etrafımızda dolaştıklarında veya
balkonda kahvaltı sefası yaparken reçel tabağına konduklarında çoğu
insan huzursuz olur. Bunun nedeni minik arının sokma tehlikesidir.
Halbuki arılar sadece iki durumda canlılara saldırır ve sokarlar: 1)
Kolonilerine bir tehdit olduğunda korumak için; 2) Korkutuldukları
zaman. Bu nedenle arı kovanlarına çok yaklaşmamanız, el kol hareketleri
yaparak hızlı hareket etmemeniz önerilir.

Arılar insanı soktuktan sonra genellikle ölürler, çünkü arı tarafından
sokulan insan ani bir hareketle arıyı fırlatınca arının iğnesi ile
beraber zehir torbası ve ifrazat bezi de yırtılarak arıdan ayrılır ve
soktuğu yerde kalır. İlginçtir ki bu kalan zehir torbasındaki kaslar
arıdan ayrılsalar bile zehri pompalamaya bir süre devam ederler. Bu
nedenle tırnağın ucu ile bir an evvel iğneyi soktuğu yerden çıkarmakta
fayda vardır.

Arı zehrine alerjisi olan kimselerde arı sokmaları ağır tepkilere hatta
ölüme yol açabilir. Buna karşın arı zehri bazı ağrılı hastalıkların
özellikle romatizmanın tedavisinde kullanılır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

ArıLarın ßaL Yapması

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
. . . MiToKondRi ! :: Kültür ve Sanat Dünyası :: Genel Kültür -